Victoria devrinin olumsuz önyargılarını önlemek için kadın yazarlar, takma isimler kullanıyorlardı. Mary Ann Evans, George Eliot takma adı ile beraber edebiyat tarihinin en saygın isimleri arasına girdi. Hayatındaki kırılma noktası 1857’da 37 yaşındayken “The Sad Fortunes of the Reverend Amos Barton”un yayımlamasıyla oldu. İlk yayımlanan öyküsü Scenes of Clerical Life (Din Adamının Yaşamından Sahneler) Blackwood’un Dergisi’inde yayımlandı. Ardından bu öykü kitap şekilde 1858’in başlarında yeniden yayımladı. 1858’in ilk haftalarında eserini Eliot, dönemin ileri gelen yazarları; Dickens, Thackeray, Faraday, Ruskin, Tennyson, ve Carlyle gibi işinin ehli isimlere gönderdi. Bu, yüksek bir beğeni topladı ve eserin 1500 kopyasının hepsi de satılmayı başardı. Eleştirmenler bu genç eseri “insanın kalbini tarif etmekte son derece güçlü” şeklinde övdü fakat kısa zaman içerisinde yazarın gerçek kimliğinin ne olduğu konusunda çeşitli tartışmalar ortaya çıktı.

george-eliot-portresi
George Eliot’un Lisa Congdon tarafından Brain Pickings’ın Reconstructionists projesi kapsamında çizilen portresi…

Eliot’un yeteneğinin kanıtı sayılabilecek, diğerlerinden çok farklı olarak Charles Dickens’den bir mektup geldi. Aşağıdaki Charles Dickens’e ait olan mektup, Eliot’un eşi  John Walter Cross tarafından 1884 yılında yayımlanan Eliot’un kısa biyografisi George Eliot’s Life, as Related in her Letters and Journals’dan
alındı. Mektupta Dickens, Eliot’a büyük övgülerde bulunuyor. İlginç olan tarafı şu ki Dickens üstün yazarlık yeteneğini, Eliot’un bir erkek değil kadın olduğu konusunda oldukça inatçı. Bugün görüyoruz ki Dickens dahiliğinin sezgileri yanılmış değil…

Sevgili beyefendi,

Kitaptaki ilk iki hikâyeden fazlasıyla etkilendim. Messrs yoluyla bana göndermekle iyi ettiniz. Blackwood’a1 yazdığım olağanüstü hayranlık ifadesi için umarım beni bağışlayabilirsiniz. Nefis gerçeklik ve incelik, her ikisinde de mizah ve dokunaklılığın olduğu o hikâyeler, beni hiçbir zaman görmediğim bir şekilde etkiledi. Size bunu tarif edebilmek çok zor. Eğer ifade etmeye kalkışırsam saygısızlık etmiş olurum.

Bu birkaç kelimede ele aldığım Mr. Amos Barton’ın üzücü serveti ve Mr. Gilfil’in üzücü aşk hikâyesinin yaratıcısına teşekkür ederim. Sanıyorum ki memnuniyetle mükemmel bir yazar olduğunu varsaymalıyım. Daha iyi birini önermem. Ama kendi fikrimi soracak olursanız yazarın bir kadın gibi olduğunu söylerdim. Bu dokunaklı hikâyenin içinde gözlemlediğim ne varsa, hepsi fazlasıyla kadınca dokunuşlara sahipti. Şimdi bile giriş sayfasındaki sigorta2 benim için geçerli değil. Bir kadın olmadığı yazılmışsa da inanıyorum ki daha önce hiçbir erkek böylesine kendi sanatını yapmadı. Zihinsel olarak tümüyle bir kadın gibi, dünyanın başlangıcından beri.

İnanmayabilirsiniz ama sırrınızı anlamayı arzulamak için herhangi bir kaba dileğim yok. Bahsettiğim nokta, bu bende büyük bir ilgi uyandırdı, salt bir merak değil. Eğer uygun olursanız, müsait ve hevesli bir zamanınızda bu büyüleyici yazıları bir kadının mı yoksa bir erkeğin mi yazdığını görmem için yüzünüzü bana gösterebilirseniz bu benim için unutulmaz bir fırsat olur. Aksi takdirde bu anlaşılması zor kişiye şahsım her zaman saygı ve sevgi dolu şekilde baş eğecek ve aynı kaynaktan gelen gelecekteki tüm sözleri büyük bir inançla beni daha bilge ve iyi biri yapacak.

Sizin sadık ve minnettar kulunuz, ve hayranınız

Charles Dickens

1 Geroge Eliot’un eserini yayımlandığı dönemin bir dergisi.

2 Dickens, Eliot’un bir erkek değil kadın olduğundan şüpheleniyor, eserin yazar kısmında bir erkek isminin var olmasının bu şüphesinden vazgeçmek için yeterli bir sebep olarak görmüyor.