Yeni bir okur olsanız da, tecrübeli bir okur olsanız da başınıza gelebilecek bir şey var: okuma hevesinizi kaybetmek. Kendinize böyle upuzun listeler oluşturduğunuz, yeni kitaplar aldığınız ya da en azından aklınızda okumak için bazı kitaplar olduğu dönemlerde bir anda okuma hevesinizi kaybedebilirsiniz. Okumak için hiç ilgi alaka duymazsınız ve bu mola, bu ara verme bazen çok uzun bazense kısa sürer. Uzun sürdüğünde bir suçluluk duygusu hissedersiniz. Okumanın o gerekliliğine dair içinizde olan inançtan gelen bir suçluluk duygusu. “İşte bunu çözebilmek için neler yapabiliriz?”, “Bu sorun tümüyle kişisel bir sorun mu?” “Ya da genel anlamda yaptığımız bazı yanlışlardan dolayı mı ara sıra okuma hevesimizi kaybediyoruz?”. Bu videoda bu konu üzerinde duracağız. Şimdi ilk olarak kişisel sebepler dedik. Burada kişisel sebepler neden kaynaklanıyor çünkü hepimiz farklı yaşamlar yaşıyoruz, farklı sorumluluklarımız, farklı durumlar var içinde bulunduğumuz, yaşam şartlarımız birbirinden çok farklı. Bu yüzden eğer bundan kaynaklanan bir okuma hevesi kaybolması gibi bir durum varsa o zaman bunu çözmesi gereken sizsiniz çünkü yaşamınızın koşullarını siz biliyorsunuz ve benim burada verebileceğim kişisel tavsiyeler hepiniz için geçerli olmayabilir.
Hadi ilk genel tavsiyeye geçelim çünkü bu yalnızca o tarafla ilgili olan bir durum değil. İlk sebep sürekli aynı kitapları okumak. Mesela sürekli ne okuyorsunuz, klasikleri mi okuyorsunuz? Bence büyük bir hata. Ya da sürekli fantastik edebiyat mı okuyorsunuz, onun dışına hiç çıkmıyor musunuz? Bence büyük bir hata yine. Çünkü farklı eserleri okumamakla beraber yeni yolları, yeni dünyaları keşfetmekten de mahrum kalıyorsunuz. Bu yüzden sıkılmaya başlıyorsunuz. Bu yalnızca sizi kötü bir okur yapmaz aynı zamanda edebiyatla olan ilişkinizde de sizi birazcık böyle temposu düşük, morali düşük bir konuma getirecektir. O dönemde de kaçınılmaz olarak kitaplardan uzaklaşabilirsiniz. Farklı kitaplar keşfedin. Bunu yaparken başkalarının önerilerinden daha çok kendi keşiflerinizi ortaya koyun. Ben mesela şöyle yaparım: Giderim, bir kitap alacağım. Yazarını bilmiyorum, ismini daha önce hiç duymamışım ama o an ismini gördüğümde onunla bir etkileşim kurarım, benim için anlam ifade eder ve tamamen şans eseri o kitabı alırım. Evet çoğu zaman böyle aldığım kitaplar pek hoşuma gitmemiştir ama bulduğum bazı kitaplar da bu şekilde benim için çok güzel keşifler olmuştur ve o okuma hevesimin düştüğü anlarda beni ayağa kaldırmıştır tekrar okumak anlamında. Size de bunu öneriyorum. Başkalarının önerileriyle değil en başta kendi önerilerinizle yeni kitaplar keşfedin.
Sosyal medyada paylaşılan kitapları gördüğümde ilk dikkat ettiğim şey -eğer o eser çeviri bir eserse- hangi yayınevinden, hangi çevirmenden çıktığı. Çoğu zaman kötü çevirili eserler görüyorum ve bu birazcık benim moralimi bozuyor çünkü okumaktan, kitaptan sizi soğutabilecek bir unsur kötü çeviri. Bunu çok sık söylüyorum çünkü çok önemli bir konu. Önemine inandığım için çok sık söylüyorum. Eğer kötü bir eser okuyorsanız-çevirisi kötü bir eser okuyorsanız- yazarla aranıza bir mesafe girecek. Yazarı tam olarak doğru şekilde tanıyamayacaksınız. Belki o yazardan çok ciddi bir şekilde etkileneceksiniz, okuma serüveninize, yaşamınıza çok önemli bir değer katacak ama o kötü çeviri yüzünden bunların hepsinden mahrum kalıyorsunuz. Bu konuya dikkat etmenizi öneriyorum. Bunun için daha önce hazırladığımız bir rehber videosu vardı ona bakabilirsiniz ya da blogtaki yazılara bakabilirsiniz, bunlar sizin için faydalı olacaktır. Çeviri konusunu lütfen önemseyin.
Neden kitap okuyorsunuz? Var olduğunuz zamandan beri okumanın iyi, faydalı bir şey olduğunu duyduğunuz için mi, yoksa entelektüel anlamda caka satabilmek için bir araç için mi kitapları kullanıyorsunuz? Eğer ikincisiyse bence çok büyük bir yanılgı içindesiniz çünkü artık günümüzde entelektüellik hatta kitap okumak da çok fazla caka satılabilecek bir araç değil. Çok fazla kıymetleri yok. İlk kısımdaysa da yine büyük bir yanılgıdasınız çünkü sadece duyduklarınızla bir yola girişiyorsunuz ve o yoldan da kopabilmeniz, kitap okumaktan ayrılabilmeniz, hevesinizin düşmesi çok olağan bir süreç. Ee ne yapacağız peki, bunun olayı nedir derseniz, keyif almak. Yani kitap okuduğunuzda gerçekten ruhunuzun bununla beslendiğini anlayabilmek, tecrübe edebilmek, deneyimleyebilmek. Başka bir nedenle kitap okuyorsanız yolculuk sık sık kesilecektir ve belki de bir noktada duracaktır. Hatta kitaplardan olan verimliliğiniz de düşecektir. O yüzden gerçekten kitaplardan keyif aldığınızı ve size bir değer kattıklarından emin olun. Eğer durum böyle değilse oturup düşünün. Bazen gerçekten okumaya mola vermeniz de gerekebilir. Çünkü sürekli, ara vermeden kitap okumanın da iyi bir şey olduğunu söylemek güç. Buradaki ayrımı sizin yapmanız lazım. Verdiğiniz mola çok uzun bir mola mıydı? Eğer çok uzun bir molaysa ve kitaplardan gittikçe uzaklaştığınızı hatta geri dönmeyecek kadar uzaklaştığınızı görüyorsanız bu çok hayra alamet değil ama bazen ara ara belli molalar verip başka şeylere yoğunlaşmak da sizin için iyi olabilir. Kendinizi dinleyin ve cevabı kendinizde bulun. Hiçbir şey sonsuza kadar süremez ve sürekli de olamaz. Sürekli aynı verimde olamaz. Bazı şeylere mola vermek yerinde olabilir. Bu edebiyat sanat da olabilir. Başka şeylerle ilgilenmek ruhumuzun zenginleşmesine, belki de bir nefes almasına, farklı bir nefes almasına da sebebiyet verebilir. Bunu da göz önünde bulundurun derim.
Şimdi burada söylediğim her şeyin tam anlamıyla cevapları karşılaması mümkün değil. Sizin yardımınıza ihtiyacım var, bunlar benim fikirlerimdi. Konuya getirdiğim yorumdu. Lütfen siz de okumayı kaybettiğiniz dönemlerde nasıl motivasyonunuzu geri kazanıyorsunuz, yorumlarda belirtin. Hem benim belki de işime yarayacak şeyler çıkacak buradan, hem de diğer insanların çıkacak. Kısacası güzel bir etkileşim ortaya çıkacak. Lütfen yorumlarda bunu belirtin. Rüzgarlı bir günde bir dış çekim yapmak istedim. Mikrofonu da o yüzden tişörtün içine koymak zorunda kaldım çünkü bir hayli rüzgar esiyor. Sağlıcakla kalın, teşekkür ederim. Bir sonraki videoda görüşmek üzere. Bu arada videoyu da beğenebilirsiniz, bu önemli bir figür Youtube içerisinde. Karavandaki Adam için de önemli olacaktır. Teşekkür ediyorum, görüşmek üzere bir sonraki videoda.